Bitki bakımında unutmamanız gereken küçük basit kurallar vardır. Eğer buzdolabınızın üstüne yapıştıracağınız not kağıtlarınızda bu bilgiler sürekli gözünüzün önünde olursa, bitkilerinize uzun süreli şenlikler yaşatabilirsiniz.

•  Özellikle ithal bitkilerin toprakları su tutucu olur. Eğer suyu biraz faz­la kaçırırsanız bitkiniz köklerinden çürümeye başlayabilir. Poşette aldı­ğınız toprağı bir miktar ponza taşı ile karıştırmayı deneyin. Böylece top­rağın suyu tutmasına engel olup, köklerin çürüme riskini azaltırsınız.
• Güneş ışığını filtrelemek demek güneşi engellemek ya da gölge oluş­turmak demek değildir. Gölge, bitkilerinin güneşsiz ortam istemesi ve penceredeki tülleri kullanabiliyor olabilmeniz anlamına gelir. Kış ayları hariç yaptığınız filtreleme ile bitkiler doğrudan güneş ışığının zararlı et­kilerinden korunurlar.
• Yeni alınan bitkileri yeni ortama alıştırmak ve uyum sıkıntısını en aza indirmek için, iç mekan süs bitkilerini ya ilkbahar ya da sonbahar başın­da almanızı tavsiye ediyoruz. Özellikle ilk iki ayda mekanda sık sık hava esintileri yaparak ortamı havalandırmanız gerekir. Ilık ve hafif esinti ile bitkiler ortama daha kolay adapte olur. Eğer hava akımında kalırlarsa hastalanabilirler, tıpkı bizim gibi.
• Topraktaki besinleri alma görevi bitkinin köklerine aittir ama her bit­kinin kökleri aynı yeteneğe sahip değildir. Kimi alkalinli topraktan de­mir almayı beceremez, kimi asitli topraktan kalsiyum alamaz. Toprağın pH derecesini bilmeniz ve bitki dikimini buna göre yapmanız önemli­dir. Bitkilerin kök yapıları da farklıdır. Evde yetiştirilen süs bitkilerinin hemen hepsi havadar toprak ister. Toprağın humuslu olmasına dikkat etmek gerekir.
• Yapraklarda kısa süre içinde sararma veya bozulma oluşuyorsa, ya topraktan beslenemiyor ya da ışık ve esintiden faydalanamıyor demek­tir. Aşırı kuru hava, güneş, düşük nem, aşırı sulama veya susuz bırak­ma, gözle görülmeyen zararlılar, mantar, küf gibi benzeri hastalıklar bozulma ve sararmaya sebep olur. Bitkinizin yaşam şartlarını sağlar­ken mutlaka gözle her gün takip etmeli, oluşan değişiklikleri zaman kaybetmeden teşhis edebilmelisiniz.
• Kaktüs çok fazla su ihtiyacı olan bir bitki değildir ancak bu, kaktüslerin hiç su istemediği anlamına gelmez. Sulamayı kaktüsü musluktan akan suyun altına tutarak yaparsanız, bitkinin ölümüne neden olursunuz. Herhangi bir pet şişe veya sulama kovasının ucu ile doğrudan topra­ğa yavaş yavaş sulama yaparsanız daha sağlıklı olur. Kaktüsün sadece görünen kısmını değil, kuruduğu zaman iç kısmına da su vermeniz ge­rekir.
• Orkide için birkaç önemli püf noktası vardır. Bitkinin çiçeklerine fizik­sel temasta bulunmamalı, hava cereyanı olan bir ortamda bırakmama­lı, saksısını 2-3 yılda bir değiştirmelisiniz. Bitkiye yaz aylarında bol su vermeniz gerekir. Kışın ise toprağın sadece nemli kalacak kadar sulan­ması yeterlidir.
• Bitkilerinizi iyi tanır ve şartlarına göre bakım yaparsanız, çiçek açma­maları için neden yoktur. Unutmayın, gündüz ışığının süresi ve gelen ışığın niteliği önemlidir. Gündüz bitkinin fotosentez yapmasına yetecek şiddette ışık süresi 6 saatten fazla olmalıdır. Eğer hala çiçek açmıyor­sa, ışığın niteliği hakkında sıkıntı var demektir. Ya camlar ultraviyole ışınlarını fazlasıyla engelliyordur ya da siz perdeleri uzun süre kapalı tutuyorsunuzdur.
• Yağmur ve kar suyunu biriktirip bitkilerinizin sulamasında kullanırsa­nız, bu asitli toprak isteyen bitkiler için idealdir. Yağmur suyu musluk suyu kadar kireçli değildir